- Kitap
- Aile Kitaplığı
- Başvuru - Kaynak
- Bilişim - Elektronik
- Çocuk Kitapları
- Din
- Edebiyat
- Eğitim
- Ekonomi
- Etnik
- Felsefe - Düşünce
- Hobi
- Hukuk
- İletişim - Medya
- İslam
- Kişisel Gelişim
- Müzik
- Psikoloji
- Sanat - Mimarlık
- Sınavlara Hazırlık
- Siyaset
- Sosyoloji
- Spor
- Tarih
- Temel Bilimler - Mühendislik
- Tıp - Sağlık
- Turizm - Gezi
- Yemek Kitapları
- Sesli Kitap / Sesli Kitaplar
- Müzik
- Arabesk
- Rap & HipHop
- Türkçe Jazz (Caz) & Blues
- Halk Müziği
- Fantazi & Nostalji
- Türkçe Pop
- Türkçe Rock
- Film & Dizi Müzikleri
- Klasik Müzik
- Çocuklar & Aile İçin
- Oyun Havaları - Oriental
- Enstrumantal
- Diğer
- Dini Yayın
- Şiir & Anlatı
- Dans
- Kürtçe
- Etnik
- New Age
- Alternatif
- Elektro - Sufi - Chill Out
- Özgün Musik
- Tango Kanto Operet
- Karadeniz
- Alaturka
- Relax & Chill-Out
- İlahiler
- Film
- Mutfak Elektroniği
- Çubuk Blender Setleri
- Mikserler
- Mutfak Robotları
- Tost Makineleri
- Ekmek Kızartma Makineleri
- Elektrikli Pişiriciler
- Fritözler
- Mikrodalgalar
- Mini Fırınlar
- Mısır Patlama Makineleri
- Doğrayıcılar
- Katı Meyve Setleri
- Narenciye Sıkacakları
- Düdüklü Tencereler
- Seramik Tava
- Seramik Tencere
- Seramik Sahan
- Seramik Buharlı
- Ev Elektroniği
- Çay Kahve Makineleri
- Bebek Bakımı
- Ev Tekstili
- Anasayfa
- Kitap
- Burhan Günel
- Sonsuz Aşkım Hatay
Asi Irmağı´nın kıyısında durup suyun akışını izledim."Asi´nin kıyısında bir ahşap evde doğurdum seni" derdi annem. Irmaklara düşkünlüğüm ve kendi çapımda bir "asi" oluşum, bundan kaynaklansa gerek. Öykünün gerisini kimi zaman annem, kiminde anneannem, kiminde ise ikisi birden anlatırdı. Anneannemin sesi çok uzaklardan, geçmiş yıllardan çıkıp geldi; bir kez daha anlatmaya başladı: "Doğar doğmaz seni kapıp kucağıma almışım… ´Çocuğu nereye götürüyorsun anam?! Daha göbeği kesilmedi!´ diye bağırdı ebe kadın…"
Anneannem her zaman olduğu gibi gülüyordu; kahkahası hâlâ kulaklarımda. Ailenin ilk torunuyum. Sabırsızlıkla beni kapıp kucaklamasının nedeni budur herhalde.
İlkokul üçüncü sınıftan beri yollarda, yatılı okullarda, daha sonra ise atanmalarla belirlenmiş kısıtlı bir yaşamın içinde, ömrümü çok uzaklarda geçirmek zorunda kalmış olmama karşın, memleketime, doğduğum toprağa aşkla bağlanmışlığım bundan olmalı: Göbekbağım şimdi bile üzerimde; uzantıları yüreğimde, bilincimde. Ebemin sesi kulaklarımda: "Nereye gidiyorsun oğlum? Göbeğini kesmedim! Dur biraz, acele etme!" Belli belirsiz gülümsemelerle ilerliyorum kalabalığın içinde. Acelem yok. Buradayım. İşte yine uzaklardan, toprağıma dönüp geldim. Ağır ağır akıyor Asi Irmağı´nın koyu ışıklı suyu; ben buradayım, kıyısındayım. Ama o eski Roma Köprüsü nerede? Hangi eblehliğin, geri zekâlılığın kurbanı oldu da şimdiki "köprü" adındaki tuhaf, demir ve asfalt yığınından oluşmuş geçiş yolu onun, o görkemli taş köprünün yerini alabildi? Roma Köprüsü yerinde dursaydı, onu yayalar kullansaydı; az ötesine de bu demir ve asfalt yığını konsaydı olmaz mıydı? Bunu düşünmek ve uygulamak çok mu zekâ gerektiriyordu? Hayır, gerektirmezdi. İyi niyetli davranılsa, tarihe, insanlığa ve geçmiş uygarlıklara saygı duyulsa yeterdi.
ISBN: 9789756121177
Sayfa Sayısı: 304
Boyutları: 13,5 x 19,5 cm
Basım Tarihi: İstanbul / 2006 - Ekim
Konu: Türkçe Kitap - Tarih - Tarih - Diğer
Bu ürün hakkında henüz yorum yapılmadı.
Bu kitap hakkında bir yorum yazmak için, üye girişi üzerinden giriş yapmanız gereklidir.