- Kitap
- Aile Kitaplığı
- Başvuru - Kaynak
- Bilişim - Elektronik
- Çocuk Kitapları
- Din
- Edebiyat
- Eğitim
- Ekonomi
- Etnik
- Felsefe - Düşünce
- Hobi
- Hukuk
- İletişim - Medya
- İslam
- Kişisel Gelişim
- Müzik
- Psikoloji
- Sanat - Mimarlık
- Sınavlara Hazırlık
- Siyaset
- Sosyoloji
- Spor
- Tarih
- Temel Bilimler - Mühendislik
- Tıp - Sağlık
- Turizm - Gezi
- Yemek Kitapları
- Sesli Kitap / Sesli Kitaplar
- Müzik
- Arabesk
- Rap & HipHop
- Türkçe Jazz (Caz) & Blues
- Halk Müziği
- Fantazi & Nostalji
- Türkçe Pop
- Türkçe Rock
- Film & Dizi Müzikleri
- Klasik Müzik
- Çocuklar & Aile İçin
- Oyun Havaları - Oriental
- Enstrumantal
- Diğer
- Dini Yayın
- Şiir & Anlatı
- Dans
- Kürtçe
- Etnik
- New Age
- Alternatif
- Elektro - Sufi - Chill Out
- Özgün Musik
- Tango Kanto Operet
- Karadeniz
- Alaturka
- Relax & Chill-Out
- İlahiler
- Film
- Mutfak Elektroniği
- Çubuk Blender Setleri
- Mikserler
- Mutfak Robotları
- Tost Makineleri
- Ekmek Kızartma Makineleri
- Elektrikli Pişiriciler
- Fritözler
- Mikrodalgalar
- Mini Fırınlar
- Mısır Patlama Makineleri
- Doğrayıcılar
- Katı Meyve Setleri
- Narenciye Sıkacakları
- Düdüklü Tencereler
- Seramik Tava
- Seramik Tencere
- Seramik Sahan
- Seramik Buharlı
- Ev Elektroniği
- Çay Kahve Makineleri
- Bebek Bakımı
- Ev Tekstili
- Anasayfa
- Kitap
- Koray Asena
- İnsanlığın Yoksulluğu
İnsanlığın Yoksulluğu
İnsanlık, tarih sahnesine çıktığından bu yana çok boyutlu bir bunalım yaşamaktadır. Hiçbir ülke, sosyal yapı veya medeniyet alanı, bu bunalım ve anarşiden muaf değildir ve farklı derece ve yoğunluklarda da olsa, her ülkenin kendine has sorunlar yumağı dikkat çekmektedir. Başka bir deyişle, sorunlar hem ulusal, hem evrensel kaynaklıdır. Bu iki kaynak sürekli etkileşim halindedir. İşin ilginç tarafı kitlelerin çoğunluğunun pek de bu sorunların bilincinde olmadığıdır.
İmrenilen zengin, çağdaş, insan hakları ve demokrasi uygulamlarında en gelişmiş seviyede bulunan 'Batı medeniyeti' de sanıldığından çok daha derin sorunlar yaşamaktadır. Bilhassa insani-toplumsal-ahlaki ve epistemik gelişmişlik düzeyi açısından. Doğrusu her gün artarak dallanıp budaklanan ve biçim değiştiren sorunlar, ne maddi yoksulluktan, ne ülke zenginliklerinin adaletsiz dağılımından, ne hakların çiğnenmesinden ve eşitsizlikten, ne de genel sömürüden kaynaklanmaktadır. Bu sorunun kaynağı insanların genelinde başgösteren ruhsal, veya tinsel yoksulluktur.
Tarih'e göz gezdirdiğimizde, ahlak-erdem: 'arete' ve teknik beceri, bilgi ve bilgelik bakımından en olumlu, en ebedi, kalıcı, en yararlı buluşlar ve çareler 'yaratıcı, aktöresel azınlığın' eseridir. Kitlelerin elbette tümünün değil ama çoğunluğunun yemek, içmek, uyumak, çoğalmak, eğlenmek, yakınmak, hak ettiğinden fazlasını istemek, amiyane ve gelip geçici nesnelere odaklanmak, servet elde etme ihtirasıyla mücadele etmek dışında yaratıcı bir uğraşısı yoktur ve yüksek kültür ve medeniyete katkısı yok denecek kadar azdır. Dünyamız, erdem, bilgi ve ahlaken üstün şahsiyetlerin yokluğu yüzünden sözde politikacıların, siyasi şarlatanların, sahte elitlerin, muhteris ve doyumsuz finansal kurumların sultası altındadır.
Aslına bakarsak, yaratıcı zeka ve yüksek ahlak sahibi dehalar yokdeğildir fakat dünya ölçeğinde, mevcut ve egemen siyasi kültür, dünya görüşü, fosilleşmiş sağ ve sol ideolojiler, bir de ulusların şahsiyetsiz, felsefesiz, tüketimci ve nemelazımcı kalabalıklara dönüşmesi sebebiyle, 'filozof hakanların' yeşerme ve etki yaratma imkanı çok azdır. Peki sahte elitlerin ve kurdukları 'küresel kraliyetin' ortaya çıkmasından kimler sorumlu tutulabilir? Elbette bizler, yani vurdumduymaz kalabalıklar, veya 'ilk aşama tunç kitleler', yani her milleti oluşturanların ezici çoğunluğu.
Dünya genelinde ve ulusal-yerel ölçeklerde radikal siyasal, toplumsal, eğitimsel, ahlaki, iktisadi hatta zihinsel dönüşümler gerçeleşmeden insanlar ve toplumlar adalet, ölçülülük, merhamet, özgecilik, cesaret ve bilgeliğin ışığında evrensel iyiye erişemezler. Mağara duvarının üstüne yansıtılan gölgeler gibi yanılsamalı, acaip çeşitli varlıklar olarak sadece 'öylesine' yaşarlar. Bu noktadan hareket ederek diyebiliriz ki, en büyük insan hakları ihlali, bireylerin insana özgü erdemleri yaşamak yerine, gönüllü olarak sadece tensel, somatik olanı tercih etmeleridir. Bu çalışma Platoncu bir mercekten biz kitlelerin 'uyur gezer' hallerine odaklanarak bazı hal çarelerini aramaktadır.
ISBN: 9786052969540
Sayfa Sayısı: 567
Boyutları: 13,5 x 19,5 cm
Basım Tarihi: 2018 - Temmuz
Konu: Türkçe Kitap - Kişisel Gelişim - Kişisel Gelişim Kitapları
Bu ürün hakkında henüz yorum yapılmadı.
Bu kitap hakkında bir yorum yazmak için, üye girişi üzerinden giriş yapmanız gereklidir.