- Kitap
- Aile Kitaplığı
- Başvuru - Kaynak
- Bilişim - Elektronik
- Çocuk Kitapları
- Din
- Edebiyat
- Eğitim
- Ekonomi
- Etnik
- Felsefe - Düşünce
- Hobi
- Hukuk
- İletişim - Medya
- İslam
- Kişisel Gelişim
- Müzik
- Psikoloji
- Sanat - Mimarlık
- Sınavlara Hazırlık
- Siyaset
- Sosyoloji
- Spor
- Tarih
- Temel Bilimler - Mühendislik
- Tıp - Sağlık
- Turizm - Gezi
- Yemek Kitapları
- Sesli Kitap / Sesli Kitaplar
- Müzik
- Arabesk
- Rap & HipHop
- Türkçe Jazz (Caz) & Blues
- Halk Müziği
- Fantazi & Nostalji
- Türkçe Pop
- Türkçe Rock
- Film & Dizi Müzikleri
- Klasik Müzik
- Çocuklar & Aile İçin
- Oyun Havaları - Oriental
- Enstrumantal
- Diğer
- Dini Yayın
- Şiir & Anlatı
- Dans
- Kürtçe
- Etnik
- New Age
- Alternatif
- Elektro - Sufi - Chill Out
- Özgün Musik
- Tango Kanto Operet
- Karadeniz
- Alaturka
- Relax & Chill-Out
- İlahiler
- Film
- Mutfak Elektroniği
- Çubuk Blender Setleri
- Mikserler
- Mutfak Robotları
- Tost Makineleri
- Ekmek Kızartma Makineleri
- Elektrikli Pişiriciler
- Fritözler
- Mikrodalgalar
- Mini Fırınlar
- Mısır Patlama Makineleri
- Doğrayıcılar
- Katı Meyve Setleri
- Narenciye Sıkacakları
- Düdüklü Tencereler
- Seramik Tava
- Seramik Tencere
- Seramik Sahan
- Seramik Buharlı
- Ev Elektroniği
- Çay Kahve Makineleri
- Bebek Bakımı
- Ev Tekstili
- Anasayfa
- Kitap
- Hatice Aydoğdu
- Emin Özdemir Güncesi
Nasıl desem? Dertleşme mi, sohbet mi, sorgulama mı, anlatı mı, günce mi, son sözler mi, yeni bir başlangıç mı? Bunlardan hangisi bilmiyorum; belki de hepsi. Bunları bir yazı metnine dönüştürürken, dinlerken, soru sorarken aslında onun ölümüne, kederine, incinebilirliğine, geçip gitmekte olan yaşamına, hastalığına kimi zaman ortak oldum, kimi zaman katıldım, kimi zaman sustum. O benimle konuşmak istediğinde, kendini iyi hissettiğinde bir araya geldik. Bazen uzun bir sessizliğin ardından söze girdi, bazen arada bir, bazen kısa aralıklarla konuştu. Bir süre sonra da yakıcı bir sessizliğe gömüldü. Artık gitmek istiyordu. O gitmek isterken ben düğümlenmiş sözcükleri açmakta, zamansız tümceler kurmakta zorlanıyordum. Kurduğum tümceler sanki cam kırıklarıyd ı Aslında kendi ölümünü yazdı. Peki, ölüm neydi? Maddi varlığın sona ermesi miydi? Sonsuzluğun, hiçliğin içine çekilmek miydi? Geçip gitmekte olduğu dünyaya veda ederken, bu evrenden koparken gerçekliğin şiddeti karşısında yine sözcüklere sığındı Emin Özdemir. Tanrısı olan sözcüklere Emin Özdemir kendi gerçekliğini öyküleştirdi, kurmacaya dönüştürdü.
Dil: TürkçeISBN: 9786052382271
Sayfa Sayısı: 80
Boyutları: 13,5 x 21,0 cm
Basım Tarihi: 2018 - Eylül
Konu: Türkçe Kitap - Edebiyat - İnceleme
Bu ürün hakkında henüz yorum yapılmadı.
Bu kitap hakkında bir yorum yazmak için, üye girişi üzerinden giriş yapmanız gereklidir.