- Kitap
- Aile Kitaplığı
- Başvuru - Kaynak
- Bilişim - Elektronik
- Çocuk Kitapları
- Din
- Edebiyat
- Eğitim
- Ekonomi
- Etnik
- Felsefe - Düşünce
- Hobi
- Hukuk
- İletişim - Medya
- İslam
- Kişisel Gelişim
- Müzik
- Psikoloji
- Sanat - Mimarlık
- Sınavlara Hazırlık
- Siyaset
- Sosyoloji
- Spor
- Tarih
- Temel Bilimler - Mühendislik
- Tıp - Sağlık
- Turizm - Gezi
- Yemek Kitapları
- Sesli Kitap / Sesli Kitaplar
- Müzik
- Arabesk
- Rap & HipHop
- Türkçe Jazz (Caz) & Blues
- Halk Müziği
- Fantazi & Nostalji
- Türkçe Pop
- Türkçe Rock
- Film & Dizi Müzikleri
- Klasik Müzik
- Çocuklar & Aile İçin
- Oyun Havaları - Oriental
- Enstrumantal
- Diğer
- Dini Yayın
- Şiir & Anlatı
- Dans
- Kürtçe
- Etnik
- New Age
- Alternatif
- Elektro - Sufi - Chill Out
- Özgün Musik
- Tango Kanto Operet
- Karadeniz
- Alaturka
- Relax & Chill-Out
- İlahiler
- Film
- Mutfak Elektroniği
- Çubuk Blender Setleri
- Mikserler
- Mutfak Robotları
- Tost Makineleri
- Ekmek Kızartma Makineleri
- Elektrikli Pişiriciler
- Fritözler
- Mikrodalgalar
- Mini Fırınlar
- Mısır Patlama Makineleri
- Doğrayıcılar
- Katı Meyve Setleri
- Narenciye Sıkacakları
- Düdüklü Tencereler
- Seramik Tava
- Seramik Tencere
- Seramik Sahan
- Seramik Buharlı
- Ev Elektroniği
- Çay Kahve Makineleri
- Bebek Bakımı
- Ev Tekstili
- Anasayfa
- Kitap
- Ahmet Ali Şahin
- Analiz Penceresi
Hayatın yaşamaktan ve yaşlanmaktan ibaret olduğunu zanneden bizler, Yaşamın mucizevi gerçeğini bildiğimiz hâlde sağlam kafaların sağlam vücutlarda olduğuna inanarak yahut inandırılarak büyütülmüş bir neslin evlatları olarak hareket etmeyi yalnız çalışmak ve koşuşturmak olarak açıklarken vücudumuzun sınırlarını zorlayışımıza ruhlarımızın isyan etmeyeceğini düşünmemiş miydik? Yoksa biz de önceki nesillerin kendi son cümlelerinde belirttiği gibi Rindlerin Akşamındaki hareket zamanını beklerken vakit öldürmeyi mi tercih ediyorduk?
Oysaki böyle bir noktada seçme şansına sahip olmak örnek aldığımız tarihin hiçbir dönemindeki hemcinslerimize nasip olmamış bir nimet olarak değerlendiriliyordu. Hatta çoğu zaman elde ettiklerimizi sahip olmak istediklerimizle kıyaslayıp sıradan faaliyetlerle geçirilen her anı ölü zamanlar olarak nitelendirmek de yine çağdaş bir medeniyet ortamında yaşamanın gerektirdiği en ağır bedellerden biri olarak kabul edilmekteydi. Ancak her ne olursa olsun biz bu bedeli göze aldık ve ödedik. Ödedik çünkü; her şeyden önce bizden sonrakilere ortak yaşam alanı olarak bırakmak zorunda olduğumuz bir dünya ve o dünyada yaşamamızı sağlayan son derece ağır ama paha biçilmez bir sosyal mirasımız vardı bizim.
Aslında hepimiz kendi hayatımızı yaşıyor yahut yaşadığımız hayatın bize ait olduğuna inandırılarak büyütülüyorduk. Biz büyüyorduk belki ama çocukluğumuzda duvarlarımızı süsleyen hayallerimiz de denizin mavi ufkundaki gölgeler gibi bizden uzaklaştıkça küçülüyor ve bizler geleceğin dünyasındaki yerimizi kendi irademizle belirleyebileceğimiz umuduyla kandırılıyorduk. Hem de bizden daha önce dünyaya gelen büyüklerimiz tarafından...
Yeryüzündeki en büyük doğru olsa bile sırf birileri istediği için değil yapmamız gerektiğine inandığımız için yapmak elde edeceğimiz bütün başarılardan daha önemliydi çünkü. Ve bizler bir gün gelip kendi çoğul yalnızlığımızın hikâyesini yazarken koca bir kâinatın içerisine tek başına yürüyecek, hayat denen bu yolda yüreğimizin götürdüğü yere gidene kadar ilerleyecektik. HEM DE SAHTE GERÇEKLERİN ISRARCI KARAMSARLI?INA RA?MEN....
ISBN: 9786051280295
Sayfa Sayısı: 268
Boyutları: 13,5 x 19,5 cm
Basım Tarihi: 2011 - Temmuz
Konu: Türkçe Kitap - Edebiyat - Şiir Üzerine
Bu ürün hakkında henüz yorum yapılmadı.
Bu kitap hakkında bir yorum yazmak için, üye girişi üzerinden giriş yapmanız gereklidir.