- Kitap
- Aile Kitaplığı
- Başvuru - Kaynak
- Bilişim - Elektronik
- Çocuk Kitapları
- Din
- Edebiyat
- Eğitim
- Ekonomi
- Etnik
- Felsefe - Düşünce
- Hobi
- Hukuk
- İletişim - Medya
- İslam
- Kişisel Gelişim
- Müzik
- Psikoloji
- Sanat - Mimarlık
- Sınavlara Hazırlık
- Siyaset
- Sosyoloji
- Spor
- Tarih
- Temel Bilimler - Mühendislik
- Tıp - Sağlık
- Turizm - Gezi
- Yemek Kitapları
- Sesli Kitap / Sesli Kitaplar
- Müzik
- Arabesk
- Rap & HipHop
- Türkçe Jazz (Caz) & Blues
- Halk Müziği
- Fantazi & Nostalji
- Türkçe Pop
- Türkçe Rock
- Film & Dizi Müzikleri
- Klasik Müzik
- Çocuklar & Aile İçin
- Oyun Havaları - Oriental
- Enstrumantal
- Diğer
- Dini Yayın
- Şiir & Anlatı
- Dans
- Kürtçe
- Etnik
- New Age
- Alternatif
- Elektro - Sufi - Chill Out
- Özgün Musik
- Tango Kanto Operet
- Karadeniz
- Alaturka
- Relax & Chill-Out
- İlahiler
- Film
- Mutfak Elektroniği
- Çubuk Blender Setleri
- Mikserler
- Mutfak Robotları
- Tost Makineleri
- Ekmek Kızartma Makineleri
- Elektrikli Pişiriciler
- Fritözler
- Mikrodalgalar
- Mini Fırınlar
- Mısır Patlama Makineleri
- Doğrayıcılar
- Katı Meyve Setleri
- Narenciye Sıkacakları
- Düdüklü Tencereler
- Seramik Tava
- Seramik Tencere
- Seramik Sahan
- Seramik Buharlı
- Ev Elektroniği
- Çay Kahve Makineleri
- Bebek Bakımı
- Ev Tekstili
- Anasayfa
- Kitap
- Burhan Arpad
- Bir İstanbul Var İdi
"1920´günümüze geçen seksen yıl İstanbul´da çok şeyi değiştirdi, pek çok şeyi yok etti. Değişimlerin çoğu, getirdiği sağlam temele dayanmayan özenti benzetmeler.
Yok edilen ise az buçuk da olsa bir kültür geleneğine, toplumun oluşturduğu alışkanlıklara dayanan olumlu yanlar... Yarım yüzyıl önceleri İstanbul´a gelen taşralı, bir nesil sora büyük kentli olurdu. Giyimiyle, alışkanlıklarıyla, diliyle ve kafasıyla. Son elli yılda İstanbul´a saldırı bir başka olguyu gerçekleştirdi. İstanbul taşra oldu... Yerleşik düzene ayak uyduramamış ve gerçek anlamıyla üretici olamamış bir toplum yapısını hâlâ aşamadığımız gerçeği gözler önünde. Günümüz İstanbulu ikiye bölünmüş bir toplumun çalkantılarını ve bunalımlarını yaşıyor. Kentin yetmiş-seksen yıllık geçmişi, toplum yapısı değişiminin bir panoromasıdır.
Günümüz İstanbul´nda yan sokaklarının beton barınaklarına tıkılmış insanlar doğadan öylesine uzaklaşmış ki, ne yeşil ne çiçeklerin renk çümbüşü ne de kuş cıvıltıları var! Kara suratlı eski tahta evlerin yan sokaklarında, çeşmebaşı dedikoduları, mahalle kahvesi yerenlikleri, semt tulumbacı reisinin yazları karpuz sergileri, çıkmaz sokaklarda ya da cami avlusunda alı al, moru mor çiftkale ayaktopu tekmeleyen çocukların sevinç çığlıkları vardı.
İstanbul ilkyazlarının en güzeli Boğaziçi´nde yaşanırdı. ancak o ilkyazların yaşadığı korluar, koylar, yamakçlar hoyratça yok edildi. Bu yeryüzü cenneti, yüksek mimarlar, kent planlamacıları ve belediyeciler eliyle kemirildi.
Zaman geçiyor. Kişiler ve kişilerin ölümlü yanlarıyla. Ne var ki, arkada bir şeyler kalıyor. İzler... Arkada bırakılmış yılları bir arada düşündükçe, hüzün ile sevinç karışımı bir şeyler anımsıyormuyuz?
Arkada bıraktığımız yıllarla hesalaşınca, ağır basan sevindiriyor mu, üzüyor mu? Önemli olan bu. Pablo Neruda´nın sözlerini kullanarak: ´Gönlümce yaşadım! diyebilirim. Her şeye karşın."
ISBN: 9789756719756
Sayfa Sayısı: 211
Boyutları: 13,5 x 23,0 cm
Basım Tarihi: İstanbul / 2000 - Aralık
Konu: Türkçe Kitap - Turizm - Gezi - Gezginler
Bu ürün hakkında henüz yorum yapılmadı.
Bu kitap hakkında bir yorum yazmak için, üye girişi üzerinden giriş yapmanız gereklidir.