- Kitap
- Aile Kitaplığı
- Başvuru - Kaynak
- Bilişim - Elektronik
- Çocuk Kitapları
- Din
- Edebiyat
- Eğitim
- Ekonomi
- Etnik
- Felsefe - Düşünce
- Hobi
- Hukuk
- İletişim - Medya
- İslam
- Kişisel Gelişim
- Müzik
- Psikoloji
- Sanat - Mimarlık
- Sınavlara Hazırlık
- Siyaset
- Sosyoloji
- Spor
- Tarih
- Temel Bilimler - Mühendislik
- Tıp - Sağlık
- Turizm - Gezi
- Yemek Kitapları
- Sesli Kitap / Sesli Kitaplar
- Müzik
- Arabesk
- Rap & HipHop
- Türkçe Jazz (Caz) & Blues
- Halk Müziği
- Fantazi & Nostalji
- Türkçe Pop
- Türkçe Rock
- Film & Dizi Müzikleri
- Klasik Müzik
- Çocuklar & Aile İçin
- Oyun Havaları - Oriental
- Enstrumantal
- Diğer
- Dini Yayın
- Şiir & Anlatı
- Dans
- Kürtçe
- Etnik
- New Age
- Alternatif
- Elektro - Sufi - Chill Out
- Özgün Musik
- Tango Kanto Operet
- Karadeniz
- Alaturka
- Relax & Chill-Out
- İlahiler
- Film
- Mutfak Elektroniği
- Çubuk Blender Setleri
- Mikserler
- Mutfak Robotları
- Tost Makineleri
- Ekmek Kızartma Makineleri
- Elektrikli Pişiriciler
- Fritözler
- Mikrodalgalar
- Mini Fırınlar
- Mısır Patlama Makineleri
- Doğrayıcılar
- Katı Meyve Setleri
- Narenciye Sıkacakları
- Düdüklü Tencereler
- Seramik Tava
- Seramik Tencere
- Seramik Sahan
- Seramik Buharlı
- Ev Elektroniği
- Çay Kahve Makineleri
- Bebek Bakımı
- Ev Tekstili
- Anasayfa
- Kitap
- Gökhan Çelik
- Çakabey
Belki de şimdiye kadar görülmemiş bir ok yağmuru vardı İzmir'in kapısında. Çaka Bey en çok okçulara önem vermişti, onların savunma hattını zayıflatması, atlılara rahatça saldırıya kalkacakları bir alan açmıştı. Düşündüğü gibi de olmuş, okçular işlerini çok iyi yapmışlar peşinden de atlılar şaha kalkmışlardı. Güneş iyice yükselmiş, Çaka Bey ve yiğitleri İzmir'in kapısından neredeyse girecek hale gelmişti, daha fazla kayıp vermeden şehri teslim etmeleri için yapılan çağrılar karşılıksız kalsa da düşmanda sürekli bir geri çekilme durumu vardı. Bizans askerlerine komuta eden komutanların birçoğu ya ölmüş ya da esir edilmişti. Çaka Bey, teslim olup esir alınan askerlere iyi davranılmasını sürekli yineliyordu, esareti çok yakından yaşayan birisiydi ve kendi yaşadıklarını düşman askeri bile olsa yaşasın istemiyordu. Bu düşüncesi de ancak bir Türk akıncısına has bir durumdu. Öğleye doğru ortalık bir nebze olsun durulmuştu, yaralanan ve şehit olan akıncılar savaş alanının gerisine taşınıyordu. Çaka Bey atını hızla sürdü İzmir'in girişine doğru, her iki yanında da yüzlerce akıncı ile hücuma kalkmıştı. Kılıç sallamanın zamanı gelmişti artık. Kan dökmeye, can vermeye ant içmiş olan akıncılar Çaka Bey'e zarar gelmemesi için etrafında adeta duvar örmüştü. Kılıç muharebesi beklenenden de kısa sürdü ve sonunda İzmir düştü. Çaka Bey hayaline kavuşmuştu, atından atayarak indi, İzmir'in toprağına basıyor olmasına inanamadı bir süre. Her şey sanki rüya gibiydi, nefesinin kesildiğini hissediyor, sık sık ama güçlükle nefes alıyordu. Kılıcının ucundan kan damlıyor ve İzmir senin diyordu sanki.
Dil: TürkçeISBN: 9786052692158
Sayfa Sayısı: 240
Boyutları: 13,5 x 19,5 cm
Basım Tarihi: 2021 - Kasım
Konu: Türkçe Kitap - Edebiyat - Roman - Günümüz
Bu ürün hakkında henüz yorum yapılmadı.
Bu kitap hakkında bir yorum yazmak için, üye girişi üzerinden giriş yapmanız gereklidir.