- Kitap
- Aile Kitaplığı
- Başvuru - Kaynak
- Bilişim - Elektronik
- Çocuk Kitapları
- Din
- Edebiyat
- Eğitim
- Ekonomi
- Etnik
- Felsefe - Düşünce
- Hobi
- Hukuk
- İletişim - Medya
- İslam
- Kişisel Gelişim
- Müzik
- Psikoloji
- Sanat - Mimarlık
- Sınavlara Hazırlık
- Siyaset
- Sosyoloji
- Spor
- Tarih
- Temel Bilimler - Mühendislik
- Tıp - Sağlık
- Turizm - Gezi
- Yemek Kitapları
- Sesli Kitap / Sesli Kitaplar
- Müzik
- Arabesk
- Rap & HipHop
- Türkçe Jazz (Caz) & Blues
- Halk Müziği
- Fantazi & Nostalji
- Türkçe Pop
- Türkçe Rock
- Film & Dizi Müzikleri
- Klasik Müzik
- Çocuklar & Aile İçin
- Oyun Havaları - Oriental
- Enstrumantal
- Diğer
- Dini Yayın
- Şiir & Anlatı
- Dans
- Kürtçe
- Etnik
- New Age
- Alternatif
- Elektro - Sufi - Chill Out
- Özgün Musik
- Tango Kanto Operet
- Karadeniz
- Alaturka
- Relax & Chill-Out
- İlahiler
- Film
- Mutfak Elektroniği
- Çubuk Blender Setleri
- Mikserler
- Mutfak Robotları
- Tost Makineleri
- Ekmek Kızartma Makineleri
- Elektrikli Pişiriciler
- Fritözler
- Mikrodalgalar
- Mini Fırınlar
- Mısır Patlama Makineleri
- Doğrayıcılar
- Katı Meyve Setleri
- Narenciye Sıkacakları
- Düdüklü Tencereler
- Seramik Tava
- Seramik Tencere
- Seramik Sahan
- Seramik Buharlı
- Ev Elektroniği
- Çay Kahve Makineleri
- Bebek Bakımı
- Ev Tekstili
- Anasayfa
- Kitap
- Maurice Cerasi
- Divanyolu
İstanbulun ana tören güzergâhı, sultanların gösterişli alaylarının, önemli paşaların günlük geçişlerinin sahnesi, bugün Divanyolu diye andığımız bir caddeden ibaret değil, Topkapı Sarayından kent surlarına kadar uzanan bütün bir sokak sistemiydi. Burası, başka birçok Batı ya da Doğu kentinde olduğu gibi, kentin en başta gelen ticari ve anıtsal simgelerinin, hepsini ya da çoğunu içinde toplayan bir ana cadde değildi. Neredeyse beş kilometrelik kıvrımlı güzergâhı fazlasıyla uzundu. Yoğun nüfuslu ve iktisadi açıdan hayati önemi olan birçok semt, çok fazla olmasa da Divanyolu ekseninin uzağında kalıyor ve İstanbuldaki Osmanlı mimari mirasının sadece bir kısmı bu eksende bulunuyordu. Burada kudret ile ihtişamın sergilenmesi hiçbir zaman toplu bir mimari imge olarak yüceltilmedi. Bu sergileniş, karmaşa içinde ve canlı bir günlük kent hayatının arka planında gerçekleşti. Sokaklar plansızdı ama biçim, tip ve hacim bakımından çeşitlilik hâkimdi. Özellikle çok ilginç ve benzersiz bir kentsel sahnenin biçimlendiği 18. ve 19. yüzyılın başlarında yaratıcı mimarinin taşıyıcıları, düzenleme ve üslubu daha geleneksel olan başlıca işlevsel ve dini yapılardan çok, mezarlık duvarı ve şadırvan gibi ikincil öğeler oldu. Bu kitapta, imparatorluk kentinin kendine özgü bir parçasının tahliliyle, Osmanlı kentsel mekânı ile mimarisinin ideolojik ve estetik karakteri tanımlanıyor. Cenova Üniversitesi Mimarlık Fakültesi öğretim üyesi Profesör Maurice Cerasinin çalışmaları geç Osmanlı dönemindeki tarihi kentlerin mimari tasarımları üzerine odaklanır. Maurice Cerasi 18. yüzyıldaki Osmanlı kent ve mimarisi hakkında birçok makale yayınladı. Milanoda 1988de yayınlanan başlıca monografik eseri La Cittá del Levante: Civiltà urbana e arcittura sotto gli Ottomani nei secoli XVIII-XIX Türkçeye 1999da Osmanlı Kenti: Osmanlı İmparatorluğunda 18. ve 19. Yüzyıllarda Kent Uygarlığı ve Mimarisi başlığıyla aktarıldı.
Dil: TürkçeISBN: 9789756051245
Sayfa Sayısı: 180
Boyutları: 16,5 x 21,0 cm
Basım Tarihi: 2000 - Ocak
Konu: Türkçe Kitap - Tarih - Tarih - Diğer
Bu ürün hakkında henüz yorum yapılmadı.
Bu kitap hakkında bir yorum yazmak için, üye girişi üzerinden giriş yapmanız gereklidir.