- Kitap
- Aile Kitaplığı
- Başvuru - Kaynak
- Bilişim - Elektronik
- Çocuk Kitapları
- Din
- Edebiyat
- Eğitim
- Ekonomi
- Etnik
- Felsefe - Düşünce
- Hobi
- Hukuk
- İletişim - Medya
- İslam
- Kişisel Gelişim
- Müzik
- Psikoloji
- Sanat - Mimarlık
- Sınavlara Hazırlık
- Siyaset
- Sosyoloji
- Spor
- Tarih
- Temel Bilimler - Mühendislik
- Tıp - Sağlık
- Turizm - Gezi
- Yemek Kitapları
- Sesli Kitap / Sesli Kitaplar
- Müzik
- Arabesk
- Rap & HipHop
- Türkçe Jazz (Caz) & Blues
- Halk Müziği
- Fantazi & Nostalji
- Türkçe Pop
- Türkçe Rock
- Film & Dizi Müzikleri
- Klasik Müzik
- Çocuklar & Aile İçin
- Oyun Havaları - Oriental
- Enstrumantal
- Diğer
- Dini Yayın
- Şiir & Anlatı
- Dans
- Kürtçe
- Etnik
- New Age
- Alternatif
- Elektro - Sufi - Chill Out
- Özgün Musik
- Tango Kanto Operet
- Karadeniz
- Alaturka
- Relax & Chill-Out
- İlahiler
- Film
- Mutfak Elektroniği
- Çubuk Blender Setleri
- Mikserler
- Mutfak Robotları
- Tost Makineleri
- Ekmek Kızartma Makineleri
- Elektrikli Pişiriciler
- Fritözler
- Mikrodalgalar
- Mini Fırınlar
- Mısır Patlama Makineleri
- Doğrayıcılar
- Katı Meyve Setleri
- Narenciye Sıkacakları
- Düdüklü Tencereler
- Seramik Tava
- Seramik Tencere
- Seramik Sahan
- Seramik Buharlı
- Ev Elektroniği
- Çay Kahve Makineleri
- Bebek Bakımı
- Ev Tekstili
- Anasayfa
- Kitap
- Vraçali Sofroni
- Osmanlı'da Bir Papaz
Osmanlı'da Bir Papaz
“İstanbul’daki amcam vefat etti. Celep adetlerine göre ölen bir celebin alacaklarını oğlu toplardı. Amcamın ortakları ve alacaklıları kasaplardan alınması gereken paraları toplamaya bu nedenle beni gönderdiler. Ne var ki kasaplar bütün İstanbul’a ve Anadolu yakasına dağılmış haldeydiler. Bir gün ortaklardan biriyle Anadolu tarafına gitmek ve sandalla geçmek üzere kıyıya yöneldik. Sandallar sultan saraylarının bulunduğu yerdeydi.Üsküdar’a yakın bir yerde oldukları için sandalla geçmek niyetiyle oraya doğru yürüdük. Yürürken büyük bir kalabalıkla karşılaştık. İki pehlivan güreşiyordu. Arkalarında yüksek saraylar vardı. Bilmem ama belki sultanın ta kendisi de oradaydı. Güreş tamamlandığında bütün insanlar sultan saraylarına doğru hareket etti. Onlarla birlikte biz de yürüdük ve kendimizi sultan kapısıyla sultan sandallarının bağlı olduğu Yalı Köşkü arasında bulduk.” Bu satırların yazarı, 1739-1813 yılları arasında yaşamış, Osmanlı Tebaası bir Bulgar papaz. Balkanları hallaç pamuğu gibi atan Osmanlı-Rus Savaşları, veba salgınları ve Pazvantoğlu ayaklanmasının ortasında köy papazlığından piskoposluğa uzanan sürükleyici bir özyaşamöyküsü. Kendi tanımıyla “günahkar” Sofroni, yaşamöyküsünü kaleme alırken, okuduğu kalın kitaplardaki yaşam ve mücadele örneklerini bir yana bırakıp, doğal insanlık hallerine öncelik tanımış: sapık erkekleri, büyücü kocakarıları, köy basan eşkiyaları, Bulgar kızına aşık Giray Han’ın öfkesini bu vahşi can pazarındaki yaşam mücadelesini tesvir eden hikayesine yerleştirmiş. 18. yüzyıl Osmanlı taşrasında yaşamış ve hayatını vaazlarla geçirmiş bir papazın dilinden asla beklemediğimiz bir çıplaklıkla tanık olduğu çarpıcı olarlardan bahsetmiş. Sofroni’nin hikayesi, 1861’deki ilk Bulgarca yayınından 142 yıl sonra Türkçe’de. Ünlü Balkan tarihçisi Vera Mutafçiyeva’nın Sofroni Kitabı adlı eserinden seçilen bölümler de, kitabın eki olarak okura yol gösteriyor.
Dil: TürkçeISBN: 9789758704330
Sayfa Sayısı: 80
Boyutları: 13,5 x 19,5 cm
Basım Tarihi: 2003 - Nisan
Konu: Türkçe Kitap - Tarih - Osmanlı Dönemi
Bu ürün hakkında henüz yorum yapılmadı.
Bu kitap hakkında bir yorum yazmak için, üye girişi üzerinden giriş yapmanız gereklidir.